Secde Suresi

 In Cüz 21, Cüzler

Secde Suresi Mekke döneminde inmiştir. 30 âyettir. Secde Suresi, adını mü’minlerin Allah’a secde etmelerinden bahseden 15. âyetten almıştır. Secde Suresi’ nde ayrıca Allah’ ın kudretinden, ahiret gününden, kitaplardan, peygamberlerden ve insanın yaratılışından söz edilmektedir.

Secde Suresi Arapça Okunuşu (Türkçe Harflerle):

  1. Elif lam mim
  2. Tenziylül kitabi la raybe fiyhi mir rabbil alemiyn
  3. Em yekulunefterah bel hüvel hakku mir rabbike li tünriza kavmem ma etahüm min neziyrim min kablike leallehüm yehtedun
  4. Allahüllezı halekas semavati vel erda ve ma beynehüma fı sitteti eyyamin sümmesteva alel arş ma leküm min dunihı miv veliyyiv ve la şefiy’ efela tetezekkerun
  5. Yüdebbirul emra mines semai ilel erdı sümme ya’rucü ileyhi fı yevmin kane mıkdaruhu elfe senetim mimma teuddun
  6. Zalike alimül ğaybi veş şehadetil aziyzür rahıym
  7. Ellezı ahsene külle şey’in halekahu ve bedee halkal insani min tıyn
  8. Sümme ceal neslehu min sülaletim min maim mehiyn
  9. Sümme sevvahü ve nefeha fiyhi mir ruhıhı ve ceale lekümüs sem’a vel ebsara vel efideh kaliylem ma teşkürun
  10. Ve kalu e iza dalelna fil erdı e inna le fı halkın cediyd bel hüm bi likai rabbihim kafirun
  11. Kul yeteveffaküm melekül mevtillezı vükkile biküm sümme ila rabbiküm türceun
  12. Ve lev tera izil mücrimune nakisu ruusihim ınde rabbihim rabbena ebsarna ve semı’na fercı’na na’mel salihan inna mukınun
  13. Ve lev şi’na le ateyna külle nefsin hüdaha ve lakin hakkal kavlü minnı le emleenne cehenneme minel cinneti ven nasi ecmeıyn
  14. Fe zuku bi ma nesiytüm likae yevmiküm haza inna nesiynaküm ve zuku azabel huldi bi ma küntüm ta’melun
  15. İnnema yü’minü bi ayatinellezine iza zükkiru biha harru süccedev ve sebbehu bi hamdi rabbihim ve hüm la yestekbirun
  16. Tetecafa cünubühüm anil medaciı yed’une rabbehüm havfev ve tameav ve mimma razaknahüm yünfikun
  17. Fe la ta’lemü nefsüm ma uhfiye lehüm min kurrati a’yün cezaem bi ma kanu ya’melun
  18. E femen kane mü’minen ke men kane fasika la yestevun
  19. Emmelleziyne amenu ve amilus salihati fe lehüm cennatül me’va nüzülem bi ma kanu ya’melun
  20. Ve emmellezıne feseku fe me’vahümün nar küllema eradü ey yahrucu minha üıydu fiyha ve kıyle lehüm zuku azaben narillezı küntüm bihı tükezzibun(15. Ayet secde ayetidir.)
  21. Ve le nüziykanehüm minel azabil edna dunel azabil ekberi leallehüm yarciun
  22. Ve men azlemü mimmem zükkira bi ayati rabbihı sümme a’rada anha inna minel mücrimiyne müntekımun
  23. Ve le kad ateyna musal kitabe fe la tekün fı miryetim mil likaihı ve cealnahü hüdel li benı israiyl
  24. Ve cealna minhüm elmmetey yehdune bi emrina lemma saberu ve kanu bi ayatina yukınun
  25. İnne rabbeke hüve yafsılü beynehüm yevmel kıyameti fiyma kanu fıhi yahtelifun
  26. E ve lem yehdi lehüm kem ehlekna min kablihim minel kuruni yemşune fı mesakinihim inne fı zalike le ayat e fe la yesmeun
  27. E ve lem yerav enna nesukul mae ilel erdıl cüruzi fe nuhricü bihı zer’an te’kili mihü en’amühüm ve enfüsühüm e fe la yübsırun
  28. Ve yekulune meta hazal fethu in küntüm sadikıyn
  29. Kul yevmel fethı la yenfeullezıne keferu iymanühüm ve la hüm yünzarun
  30. Fe a’rıd anhüm ventezır innehüm müntezırun

Secde Suresi Türkçe Anlamı (Meali):

  1. Elif, Lam, Mim.
  2. Kendisinde şüphe olmayan bu Kitab’ın indirilişi, alemlerin Rabbi tarafındandır.
  3. Yoksa: “Onu uydurdu” mu diyorlar? Hayır, o, senden önce kendilerine bir gocundurucu (uyarıcı) peygamber gelmemiş olan bir kavmi gocundurasın (uyarasın) diye, Rabbin tarafından gelen bir gerçektir, gerek ki hidayeti kabul ederler.
  4. Allah O’dur ki, gökleri, yeri ve ikisi arasındakileri altı günde yaratmış, sonra Arş üzerine hükümranlığını kurmuştur. Sizin için O’ndan başka ne bir sahibiniz, ne de bir şefaatçiniz vardır. Artık düşünmez misiniz?
  5. Gökten yere (yukarıdan aşağıya) kadar bütün işleri o düzenleyip yönetir, sonra da sizin saydıklarınızdan bin yıl kadar olan bir günde O’na yükselir.
  6. İşte görülmeyeni de görüleni de bilen, herşeye gücü yeten, çok merhametli olan O’dur.
  7. O ki, yarattığı herşeyi güzel yarattı ve insanı yaratmaya da bir çamurdan başladı.
  8. Sonra onun neslini bir sülaleden (değersiz bir sudan) yaptı.
  9. Sonra onu düzenli bir şekle sokup, içine kendi ruhundan üfledi ve sizin için işitmeyi, o görmeleri ve gönülleri yaptı. Siz çok az şükrediyorsunuz!
  10. Bir de: “A! Yeryüzünde kaybolup gittikten sonra mı, gerçekten biz mi muhakkak yeni bir yaratılışta olacağız?” dediler. Fakat onlar Rablerine kavuşmayı inkar eden kafirlerdir.
  11. De ki: “Size tayin edilmiş olan ölüm meleği canınızı alacak, sonra döndürülüp Rabbinize götürüleceksiniz!”
  12. Bir görsen o zaman suçluları; Rablerinin huzurunda başlarını eğmişler: “Ey Rabbimiz, gördük ve dinledik. şimdi bizi geri çevir de, iyi bir amel işleyelim; çünkü biz kesin inanç sahibi olduk.”derlerken.
  13. Eğer dilemiş olsaydık, herkese hidayetini verirdik; fakat tarafımdan şu söz verildi: “Elbette ve elbette cehennemi bütün cin ve insanlardan dolduracağım!”
  14. O halde bu gününüze kavuşmayı unuttuğunuz için (azabı) tadın, işte Biz de sizi unuttuk. Yapıp durduğunuz işler yüzünden tadın ebedi azabı!
  15. Bizim ayetlerimize öyle kimseler iman ederler ki, onlarla kendilerine öğüt verildiği zaman secdelere kapanırlar ve Rablerine hamd ite tesbih ederler de büyüklük taslamazlar.
  16. Yanları yataklarından aralaşır (uzaklaşır), korku ve ümit içinde Rablerine dua ederler ve kendilerine verdiğimiz azıklardan hayıra sarfederler.
  17. Şimdi kimse, yaptıklarına karşılık onlar için gizlenmiş olan gözler sürurunu (ne gibi sevindirici bir nimet saklandığım) bilemez.
  18. Öyle ya inanan kimse fasık olan gibi olur mu? Onlar eşit olamazlar.
  19. Evet, iman edip de o salih amelleri işleyen kimselerin yaptıklarına karşılık konukluk olarak kendilerine Me’va cennetleri vardır.
  20. Ama fasıklık etmiş olanların barınakları ateştir. Oradan her çıkmak istediklerinde oraya geri çevrilirler ve kendilerine: “Haydi tadın o ateşin yalanlayıp durduğunuz azabını!” denir.
  21. Şu da bir gerçek ki, onlara en büyük azaptan önce o yakın azaptan (dünya azabından) da tattıracağız, belki dönerler.
  22. Rabbinin ayetleriyle (kendisine) öğüt verilip de sonra onlardan yüz çeviren kimseden daha zalim kim olabilir. Muhakkak Biz, suçlulardan intikam alırız.
  23. Andolsun ki (Biz) vaktiyle Musa’ya kitap vermiştik. Şimdi de sen ona kavuşmaktan şüpheye düşme. Onu İsrail oğulları için bir hidayet rehberi kılmıştık.
  24. İçlerinden, sabrettikleri zaman emrimizle doğru yolu gösteren öncül imamlar (önderler) yetiştirmiştik. Onlar ayetlerimize kesin bir şekilde sarılmışlardı.
  25. Şimdi ihtilaf edip durdukları şeylerde şüphesiz ki, Rabbin kıyamet günü aralarında ayrıca hükmü verecektir.
  26. Onları doğru yola hala iletmedi mi, kendilerinden önce yurtlarında gezip dolaştıkları nice kuşaktan helak etmiş olmamız? Şüphesiz bunda (alınacak) ibretler vardır; hala kulak vermeyecekler mi?
  27. Ya hiç görmediler mi, Biz kır bir yere suyu salıveriyoruz da onunla bir ekin çıkarıyoruz; ondan hayvanları da yiyor, kendileri de? Hala gözlerini açmayacaklar mı?
  28. Bir de: “Ne zaman (gelecektir) o zafer, eğer doğru söylüyorsanız?” diyorlar.
  29. De ki: “İnkar edenlere o zafer günü iman etmeleri fayda vermez ve onlara göz açtırılmaz.
  30. Şimdi onlardan yüz çevir de gözet, çünkü onlar da gözetiyorlar.

A’dan Ze’ye sureler

Bu sayfa Kuran-ı Kerim hakkında bilgi bulunduran paylaşım sitesidir. Bu surelerin ayetlerininin Türkçe meallerini okuyarak, anlamlarını daha çabuk öğrenebilirsiniz. Ayrıca sure ve ayetleri ile ilgili çeşitli bilgilere de bu sayfadan erişebilirsiniz.

Leave a Comment

Contact Us

We're not around right now. But you can send us an email and we'll get back to you, asap.

Not readable? Change text.

Start typing and press Enter to search